Cumhurbaşkanlığı seçimlerine üç ay kala ‘AKP kaynaklı’ yürütülen algı operasyonları, halkın tercihlerini manipüle etmeye yönelik boyutlara ulaşmıştır. AKP’nin kalemşorları ise Sayın Başbakan’ı şimdiden Cumhurbaşkanı ilan etme yarışında birbiriyle yarışmaktadırlar.
AKP sözcüleri ise rol kapma yarışındadırlar. Asgari siyasi nezaket kurallarının dışında yaptıkları değerlendirmeler bizim açımızdan kayda değer nitelikte asla değildir. AKP sözcülerinin, Genel Başkanımız Sayın Devlet BAHÇELİ’nin iyi niyetli ve sorumluluk sahibi değerlendirmelerine yönelik sözleri; kıymeti kendinden menkul kafaların ciddiyetten uzak sözlerinden ibarettir. Anlaşılan odur ki; Sayın BAHÇELİ’nin değerlendirmeleri AKP yönetiminde panik yaratmıştır.
Sayın Genel Başkanımız Devlet BAHÇELİ’nin dile getirdiği proje milli bir projedir. Dolayısıyla MHP tabanının ve Türkiye’nin kahir ekseriyetinin beklentilerine tercüman olunmuştur. Aklı başında ve Türkiye’nin geleceğini düşünen hiç kimse bu değerlendirmelere itiraz edemez. Elbette Türkiye’nin yeni Cumhurbaşkanı milliyetçi, muhafazakâr, laik ve hukukun üstünlüğüne saygılı bir şahsiyet olacaktır.
Bu anlamda Sayın Başbakan’ın Cumhurbaşkanı olma hedefi ‘ham hayal’den ibarettir. Çünkü milliyetçiliği, muhafazakârlığı, laiklik anlayışı ve hukuka saygısı tartışmalıdır. Bu niteliklerin her birinde Sayın Başbakan’ın sicili bozuktur.
Sayın Başbakan her zaman olduğu gibi bütün stratejisini kutuplaşma ve gerginlik üzerine kurmuştur. Kendi siyasi ve kişisel ikbali için bir kez daha Türkiye’yi germekte, kutuplaştırmaktadır. Kendisinin ve AKP’nin karşı karşıya olduğu yolsuzluk iddialarından hesap vermeden kurtulmanın yolunu Cumhurbaşkanı olmakta görmektedir.
Fakat bu defa kazın ayağı öyle değildir. AKP’nin evdeki hesabı çarşıya uymayacaktır. Kâğıt üzerinde yapılan ve milletimizin vicdan ve irfanını ıskalayan hesaplar tutmayacaktır. Bu süreçte Çankaya’yı tapulu arazileriymiş gibi görenler, tapunun yegane sahibinin millet olduğunu seçimlerde ibretlik bir biçimde göreceklerdir.
Milletimizin arzu ettiği Cumhurbaşkanı profili asla Sayın Başbakan değildir. Türkiye’yi uzlaştırması, barıştırması, milli idealler etrafında birleştirmesi, bayrağımızı temsil etmesi gereken bu makama uymayacak yegane kişi Sayın Erdoğan’dır.
Milliyetçi Hareket Partisi, Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin çerçevesini çizdiği yeni Cumhurbaşkanı profilini milletimize anlatmaya, milli bir mutabakat aramaya devam edecektir. Zira önerdiğimiz çatı; Türkiye’nin birlik, bütünlük ve huzur çatısıdır. Milletine ve devletine sadakat ile bağlı herkese bu çatının altında yer vardır.